“Montessori sistemi 3-6 yaş arası çocuklardan oluşan karma sınıflarda soyut bir kavramı materyallerle somutlaştırarak öğrenme imkânı sağlar. Böylece ezberci eğitim anlayışından uzaklaşılır.
Montessori sisteminde çocuğun bireyselliği dikkate alınarak bir eğitim planı yapılır ve gelişimi takip edilir. İşlenen konular projelerle eğlenceli, deneylerle bilimsel, hayata dair kurdukları bağlantılarla da günceldir.
Geleneksel eğitim sisteminden farklı olarak öğretmen; öğrenme ortamını hazırlarken etkin, süreç içinde ise rehberlik eden bir konumdadır.
Bu sayede öğretmen, çocuğun “Tek başıma yapabilmem için bana yardım et ve nasıl yapıldığını bana göster. Bunu benim için yapma, kendim yapabilirim ve yapmak isterim.” çağrısına montessori felsefesi ile cevap verir.
Her çocuk kendi sınırları içinde özgür olduğunu bilir. Peki, ama çocuk için ”sınır” nedir?
Sınır; bazen bir çalışma tepsisi, bazen bir Amerikan servisi, bazen de bir çalışma halısıdır.
Montessori sınıfı çocuğun ihtiyacı kadar tekrar yapmasına olanak sağlar. Bu sayede kalıcı öğrenme gerçekleşir. Çocuklar sınıfta zaman zaman bireysel zaman zaman da küçük gruplar halinde çalışırlar. Çünkü öğrenme bireysel, yaşam ise toplumsaldır.